Kıbrıs Türk Tabipleri Birliği (KTTB), uyuşturucu veya uçucu madde kullanım yaşının gün geçtikçe düştüğüne işaret ederek, bir kez kullanmanın bile bağımlı olmak için yeterli olabildiğinden uyuşturucu bağımlılığı oluşmadan önüne geçebilmek gerektiğini belirtti.
26 Haziran “Uluslararası Uyuşturucu Kullanımı ve Kaçakçılığı ile Mücadele Günü” nedeniyle KTTB Yönetim Kurulu adına açıklama yapan Psikiyatrist ve Psikoterapist Dr. Gözde Ataöv, tüm dünya genelinde her geçen gün uyuşturucu kullanımında artış yaşandığını ve bu durumun sağlık sorunlarına sebep olduğunu belirtti.
Bağımlılık yapabilen maddeler arasında esrar, eroin, kokain, bonzai, LSD, GHB, bazı mantar türleri, morfin, ekstazi, ketamin, anabolik steroidler ve metamfetamin yer aldığını kaydeden Ataöv, esrarın dünyada en çok kullanılan yasadışı madde olduğunun altını çizdi.
Ataöv, kokainin uyarıcı bir madde olup, özellikle crack kokaininin çok hızlı etki gösterdiğini ve bağımlılık yapma riskinin de yüksek olduğunu vurgulayarak, “Eroin, hızla bağımlılık yapar. Uçucu maddeler, yapıştırıcı, sprey boyalar ve tiner gibi ürünlerden elde edilir. Amfetamin ve metamfetamin ise uyarıcı maddelerdir ve bağımlılık yapabilirler.” dedi.
Damar yoluyla bağımlılık yapıcı madde kullananlarda AIDS, Hepatit B, Hepatit C gibi hayatı ve toplum sağlığını tehdit eden hastalıklar gözlenebildiğini ifade eden Ataöv, madde kullanımının karaciğer ve böbrek yetmezliği, kalp ve damar hastalıkları ile ruhsal hastalıklara yol açtığını kaydetti.
Ataöv, uyuşturucu kullanımının sağlık zararlarının yanı sıra çoğu zaman kişinin ailesine, çevresine ve toplumun tamamına yansıyan sosyal, hukuki, ekonomik zararları yol açtığını da işaret ederek, “Dünyada olduğu gibi ülkemizde de önlenebilir ve öncelikli halk sağlığı sorunlarından biri olan uyuşturucu ile mücadele çalışmaları, ülkemizde de sürdürülmektedir.” ifadesini kullandı.
Uyuşturucu kullanımı çocuklarda da gözlemleniyor
Açıklamasında, uyuşturucu kullanım yaşının gün geçtikçe düştüğünü ve çocuklarda da gözlemlendiğini vurgulayan Ataöv, uyuşturucu ile mücadelede kapsamında kamu, özel sektör ve sivil toplum örgütlerine büyük görevler düştüğünü belirtti.
Ataöv, eğitimin uyuşturucu madde kullanımının zararlı etkileri konusunda hedef grupları bilgilendirmek ve bilinçlendirmek konusunda en önemli nokta olduğunu kaydetti.
“Bağımlılık tedavisinde aile ve sosyal destek büyük önem arz eder.” diyen Ataöv, kişinin bağımlılık yapan maddeyi bırakmış olsa bile yineleme olasılığının oldukça fazla olduğunu vurguladı.
Açıklamada, bağımlılık oluşmadan önüne geçebilmenin önemini de işaret eden Ataöv, bu konuda yaş sınırlaması, reklam yasakları, satış kontrolü gibi politikaların önemli rol oynadığını ifade etti.
