“BU BİR DEMİR YIĞINI DEĞİL, HURDA BİLE DEĞİL!”
Kazaya karışan otobüs için daha önce “demir yığını” benzetmesini yaptıklarını hatırlatan Yarkıner, “Yanıldık. Bu araç demir yığını bile değil, çok daha kötüsü. Göstergeler bozuk, sürücü koltuğu yerinde durmuyor, koltuklar laçka… Bu bir hurda yığını. Öğrenci taşımacılığına uygun görülmesi büyük bir gaflettir ve bu kararı verenler birinci derecede sorumludur” dedi.
“FREN PATLAMADI, ZATEN ÇALIŞMIYORDU!”
Yarkıner, kamuoyunun en çok merak ettiği “fren patladı mı?” sorusuna ise net cevap verdi:
“Bu araçta fren patlamadı çünkü frenler haftalardır çalışmıyordu! Kampanaların içi aşınmış, balatalar metal yüzeye değmiyor bile. Frenler kifayetsizdi, teknik olarak uzun süredir işlevsizdi. Bu bir gün içinde bozulmuş bir sistem değil. Bu, göz göre göre gelmiş bir faciaydı.”
OTOBÜS’TE GÜVENLİĞİN ‘G’Sİ YOK!
Kaza ile ilgili geniş çaplı raporun yazıldığını belirten Yarkıner, aracın sol tarafında yasa dışı biçimde yolcu kapısının bulunduğunu ve gösterge panellerinin önceden beri arızalı olduğunu söyledi. Ayrıca sürücü koltuğunun sabitlenmediği, iç mekânın dağınık ve kullanılamaz halde olduğu tespit edildiğini de belirtti.
“NEDEN VE KİM? BAKANLIK BU SORULARA CEVAP VERMELİ”
Otobüsü tahsis eden firmanın nasıl seçildiğiyle ilgili de soru işaretleri olduğunu belirten Yarkıner, “Bu taşımacı firma nasıl seçildi? Siyasi yakınlık nedeniyle mi? Yoksa gerçekten yeterli mi görüldü? Eğitim Bakanlığı bu sorulara net yanıt vermeli. Şeffaflık yok, açıklama yok, özeleştiri yok Bu otobüs neden öğrenci servisi olarak çalıştı? Kim onay verdi? Bakanlık, bu kararın teknik gerekçesini açıklamak zorunda” ifadelerini kullandı.
