Avrupa Birliği projeleri sorumlusu Canpolat Şemi, ‘AB Destekli Gıda Güvenliği Projesi’nin’ detaylarını KIBRIS’a anlattı
8 bölgede eğitim… Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve Avrupa Birliği projelerinden sorumlu Canpolat Şemi, proje kapsamında üreticilere 8 bölgede 24 eğitim verileceğini açıklayarak “hayvan üreticileri, kasaplar, süt imalatçıları ve yem imalatçıları gibi her kesimden üretici olacak.” dedi.
Cemre CEMALİ
Ülkemizde 8 bölgede uygulanacak olan “Gıda Güvenliği ve Hayvan Sağlığı” konulu kamu sağlığı eğitimleri haziran ayında başlayacak.
Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği’nin mart ayında yapılan 6. Olağan Genel Kurulu’nda, yeni yönetimi belirledi ve çalışmalara başlandı. Bu bağlamda Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve Avrupa Birliği projeleri sorumlusu olarak görevlendirilen Canpolat Şemi, yakın zamanda AB Destekli Gıda Güvenliği Projesi için AB yetkilileri ile ikinci kez görüştü.
Hayvancılık ve İmalat Sektörü için önemli bir adım olan bu proje kapsamında; hayvan üreticileri, kasaplar, süt imalatçıları ve yem imalatçılarına eğitimler verilmeye başlanacak.
Eğitimlerin yapılacağı bölgeler ve saatleri ilerleyen günlerde duyurulacak. 3 saat sürecek eğitimlerin ardından katılımcılara sertifika verilecek bu sertifikalar hem PDO (menşe korumalı ürün) alım sürecinde hem de hellim ihracatında kolaylık sağlayacak.
Projenin detaylarını KIBRIS muhabirine anlatan Avrupa Birliği projeleri sorumlusu Şemi, üreticilere 8 bölgede 24 eğitim verileceğini ve eğitim sonunda sertifikalandırılacaklarını söyleyerek projenin öncelikli amacının ülkemizde gıda güvenliğini sağlamak olduğunu açıkladı.
Şemi, Yeşil Hat Tüzüğü üzerinden Avrupa’ya ihracat yapılabilmesi açısından projenin çok büyük bir öneme sahip olduğunu ifade ederek, “PDO sertifikalı çiftliklerin sayısını artırmak istiyoruz. Şu an dünyaya açılabilmemiz için tek kapı bu.” vurgusu yaptı.
Şemi: 8 bölgede 24 eğitim
Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve Avrupa Birliği projelerinden sorumlu Canpolat Şemi, Avrupa Birliği yetkilileriyle yakın zamanda önemli bir toplantı gerçekleştirdiklerini ifade ederek görüşmede AB Destekli Gıda Güvenliği Projesi’nin ele alındığını açıkladı.
Şemi, hayvancılık ve imalat sektörü için gıda güvenliğinin artırılmasına yönelik projeler ile iki yıllık veteriner destek programı ve kapsamlı eğitim çalışmalarının ele alındığını belirterek bu projenin 2022 yılında başlamasına karşın günümüze kadar hiçbir eğitimin verilmediğini söyledi.
Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği’nin yeni yönetiminin görevi devralması ile birlikte, kendisinin de bu noktada görevlendirildiğinin altını çizen Şemi, “Çok uzamış bir proje bu. Uzun zaman sonra tekrar şimdi gündeme geldi. AB temsilcileri ile görüştük. 4 yıldır bu proje hakkında bir girişim yapılmamasından şikâyetçiydiler. O günden sonra herhangi bir girişim olmadığı için bu fırsatı yakalayıp eğitimlere başlanamamış.” dedi.
Şemi, gıda güvenliği projesi kapsamında; hayvan üreticileri, kasaplar, süt imalatçıları ve yem imalatçılarının da yer aldığını belirterek üreticilere ülke genelinde belirlenen 8 bölgede 24 eğitim verilmesinin planlandığını açıkladı.
Eğitimlerin iki yıl içerisinde tamamlanmasının öngörüldüğüne dikkat çeken Şemi, eğitimlerin sonucunda katılımcılara sertifika verileceğini ifade etti.
Şemi, “Her kesimden üretici olacak. İlerleyen günlerdeki toplantılarda bunların hangi sektörlere yayılacağını da belirleyeceğiz.” diyerek ilk eğitimlerin 10 eğitim olarak hazırlandığını anlattı:
“Üreticileri bilgilendireceğiz, bölgelerdeki toplanma yerlerini ayarlayacağız. Sonrada eğitimlere başlayacağız. Bu noktada çalışmalarımızı tamamlayabilmemiz için önümüze bir süre koyuldu. Haziran ayında eğitimlerin başlatılması noktasında planlama yapıyoruz. Bu konu ile ilgili bütün paydaşların da aynı noktada olması lazım. Onlarla da toplantı yapıp görüşeceğiz ve önümüzdeki günlerde eğitim takvimini açıklayacağız.”
“Üretici sayısını belirleyeceğiz”
Şemi, ülke genelinde kaç üreticiye eğitim verileceği ile ilgili çalışmaların devam ettiğini söyleyerek “Çalışmalara yeni başladık, sayı henüz netleşmedi. Bu hafta içi tekrar bir toplantı gerçekleştirip, gerçek üreticilerin sayısının ne kadar olduğu ile ilgili bir rakam ortaya koyabileceğiz.” dedi
Eğitimlerin kim ya da kimler tarafından verileceği noktasında “AB’nin görevlendireceği 3 profesör tarafından eğitimler başlayacak. Ardından bizim yetiştireceğimiz 3 veteriner hekim tarafından devam edecek.” diyen Şemi,
24 eğitimin sonuna gelindiğinde ise proje biteceğini ve hibe programlarının açılmaya başlanacağını açıkladı.
Şemi, projenin öncelikli amacının ülkemizde gıda güvenliğini sağlamak olduğunun altını çizerek “Yeşil Hat Tüzüğü üzerinden Avrupa’ya ihracatımızı yapabilmemiz açısından ülkeye çok büyük katkıları olacak bir projedir. Şu an dünyaya açılabilmemiz için tek kapı bu.” ifadelerini kullandı.
Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve Avrupa Birliği projelerinden sorumlu Canpolat Şemi, “Bizim için en önemli konu, hayvancılıkla uğraşan üreticiler açısından et ve süt üretimidir. Özellikle süt konusunda, hedefimiz hellimin Menşe İsmi Korumalı Ürün (PDO) kapsamındaki çiftliklerden temin edilen sütle üretilmesi ve bu yolla gıda güvenliğinin artırılmasıdır. Bu nedenle, PDO sertifikalı çiftliklerin sayısını artırmak istiyoruz.” dedi.
“Hedef; PDO’lu çiftlik sayısını artırmak”
Şemi, şu anda ülke genelinde yaklaşık 16-18 civarında PDO’lu çiftlik bulunduğunu belirterek, “Amacımız, bu sayıyı artırarak üretici firmaların da PDO sertifikası almasını sağlamak ve tescile uygun ürünlerin Yeşil Hat Tüzüğü üzerinden Avrupa Birliği’ne ihracatını mümkün kılmaktır.” ifadelerini kullandı.
Şu an ülkemizde PDO kapsamında üretim yapan 4 imalatçı firma bulunduğunun altını çizen Şemi, “Bu sayının artması ve aynı şekilde PDO süt üretiminin de artırılması hedefimizdir. PDO sertifikalı süt miktarının artması, daha fazla imalatçının sürece dahil olmasını sağlayacaktır.”vurgusu yaptı.
“Kaliteli ve nitelikli et üretimi için”
Şemi, “Peki neden buna ihtiyaç var?” sorusuna karşılık da şunları söyledi:
“Çünkü ülkede hali hazırda bir süt fazlası bulunmakta. Bu fazla sütün değerlendirilmesi ve ihraç edilebilmesi için bu sistem büyük önem taşımaktadır. Et konusunda da kaliteli ve nitelikli et üretimi için PDO sertifikalı çiftliklere ihtiyaç duyulmaktadır. Bu çiftliklerde üretilen etlerin, yine PDO kriterlerine uygun şekilde çalışan kasaplarda satılması sağlanması ile vatandaşlar doğrudan sertifikalı ürünlere ulaşabilecektir. Böylece hem üretici hem tüketici için gıda güvenliği artırılmış olacak.”
