Cumhuriyet Meclisi Başkanı Ziya Öztürkler, Atina’da Yunan askerlerinin “Kıbrıs Yunandır” sloganları atmasını kınayarak, bu tür iddiaların boş hayalden öteye geçemeyeceğini vurguladı.
Öztürkler, “Türk askerinin olmadığı ve Türkiye’nin garantörlüğünün bulunmadığı bir anlaşma hayalinden vazgeçsinler. Türkiye’nin garantörlüğü ve Türk askeri bizim kırmızı çizgimizdir” ifadelerini kullandı.
Öztürkler, Kıbrıs TV’de Eda Alisinanoğlu’nun sunduğu “Kıbrıs’ta Sabah” programına katılarak gündeme dair önemli değerlendirmelerde bulundu.
Güney Kıbrıs’ın Enosis hayalini canlı tuttuğuna dikkat çeken Öztürkler, “Kıbrıs hiçbir zaman Yunan olmadı, Yunan olmasına da izin vermeyeceğiz” dedi.
Öztürkler Güney Kıbrıs’ın silahlanma girişimlerini de eleştirerek, “Bir yandan Türk askerinin adadan gitmesini isterken, diğer yandan hem Yunanistan hem de Güney Kıbrıs silahlanmaya devam ediyor ve dış güçleri adaya getiriyor. Bu gerçekler ortadayken Türk askerinin adadan gitmesini istemek kimsenin haddi değildir” ifadelerini kullandı.
Cenevre sürecini değerlendiren Öztürkler, KKTC ve Türkiye’nin uyum içinde yeni bir siyaset ortaya koyduğunu belirtti. Öztürkler, “Bugün iki halk ve iki devlet gerçeğinin Güney Kıbrıs ve uluslararası toplum tarafından kabul edilmesi gerekiyor” diyerek, Annan Planı ve Crans-Montana süreçlerinde masadan kaçan tarafın Güney Kıbrıs olduğunu hatırlattı.
Kıbrıs Türk halkının haklarını korumaya devam edeceklerini belirten Öztürkler, Güney Kıbrıs’ın bu hayallerinden vazgeçmesi gerektiğini ifade etti.
Cenevre’de ortaya çıkan 6 maddelik uzlaşıya ilişkin konuşan Öztürkler, elektrik, su ve doğalgaz gibi konularda işbirliğinin ortak akıl kazandıracağını ifade etti.
Sürdürülebilir bir anlaşma noktasında olunmadığını belirten Öztürkler, iyi komşuluk ilişkilerinin önemine dikkat çekti. Elektrik ve su gibi hayati konularda ortak hareket edilebileceğini vurgulayarak, Türkiye’den getirilecek kablo ile elektrik konusunda önemli bir adım atılabileceğini söyledi.
Öztürkler, su konusunda ise dünyada devam eden iklim krizine dikkat çekerek, eğitim ve sınır kapıları gibi alanlarda işbirliği yapılabileceğini belirtti.
Temmuz ayında heyetlerin yeniden toplanacağını ve öncesinde görüşmelerin süreceğini dile getirerek, sürecin sonuçlarını hep birlikte göreceklerini söyledi.
Sosyal konut projelerinin kritik bir rol oynadığını vurgulayan Öztürkler, dövizin yükseldiği bir dönemde vatandaşların uygun fiyatlarla ev sahibi olmalarına olanak sağlayacağını kaydetti.
Öztürkler, Başbakan Üstel ile birlikte taşınmaz mallardan alınan vergiyi %6’dan %12’ye çıkardıklarını ve bu gelirlerin %3’ünün Taşınmaz Mal Komisyonu’na, %3’ünün ise sosyal konut projelerine aktarıldığını belirtti.
Geçici ve sözleşmeli personelin güvence altına alınması gerektiğini ifade eden Öztürkler, ilgili yasayı desteklediğini vurguladı.