Asgari ücrete yüzde 17,79 oranında artış yapıldı ancak vatandaşlar bu artışın, piyasada zamlara neden olacağını düşünüyor!
Halk ucuzlatma bekliyor… Vatandaş, yapılan zamların hayat pahalılığını durdurmaya yetmeyeceği görüşünde. Market fiyatlarının ve kiraların hızla yükseldiğini belirten halk, asgari ücret artışının reel yaşam koşullarını iyileştirmediğini, piyasa denetiminin yetersiz olduğunu vurguladı.
Cemre CEMALİ
Yılın ikinci asgari ücretinin brüt 51 bin 202 TL, net 44 bin 546 TL olarak belirlenmesi sonrası beklentiler karşılanmış gibi görünse de, vatandaşların çoğu hayat pahalılığının artmaya devam edeceği görüşünde.
Asgari ücret rakamı değişmeden, esnafın “zam furyası”, kira artışları ve piyasa denetimindeki eksiklikler nedeniyle asgari ücretle geçinmeye çalışan halk kendini giderek daha da zor durumda hissediyor.
KIBRIS’a konuşan vatandaşlar, pahalılığın her geçen gün yükseldiğini, kiraların fahiş seviyelere çıktığını ve market fiyatlarının asgari ücret artışının çok üzerinde yükseldiğini vurguladı.
“Asgari ücret artıyor ama fiyatlar hızla yükseliyor” diyen halk, ücret artışından çok piyasanın ucuzlatılması için somut adımlar bekliyor.
Vatandaşlar ne dedi?
Ahmet Kadıoğlu
“Günümüz şartlarına göre az. Vatandaşlar bu ücretlerle geçinemez. Asgari ücret müdürlerin, milletvekillerin aldığı maaşlarla kıyaslandığında asgari ücretlinin haline acınır. Günahtır bu insanlara. Milletvekilleri, bakanlar çıkıp bir çarşıyı gezsinler. Pahalılık her gün için değişiyor. Ona göre bakanlar kurulunda masanın etrafında oturduklarında bir değerlendirme yapsınlar.”
Halil Caner
“Asgari ücret şu an iyi, verilen artışı gayet olumlu buluyorum. Ancak şöyle bir nokta var ki; esnafımız, asgari ücrete zam gelmeden sattıkları mallara zam yaparsa, hayat pahalılığı hiç düşmez. Esnafımız kendiliğinden zam yapıyor, fiyatları yükseltiyor. Piyasada artış olmazsa, bu maaşla insanlar çok iyi geçinir. Ülkede denetim yok. Belediye zabıtalarına ‘Fiyatlar birbirini tutmuyor’ diyoruz, ‘Bizim işimiz değil, kaymakamlığa gidip şikâyet edin’ diyorlar. Halk mı denetleyecek esnafı? Denetim bu memlekette yok maalesef.”
Necmi Ozar
“Asgari ücret arttı, ancak bunun sonucu olarak pahalılık da daha çok artacak. Her gün süpermarkete gidiyoruz, görüyoruz ki her şey çok pahalı. Asgari ücretliye yüzde 17’lerde artış verildi ama onlar, fiyatları yüzde 25-30 oranında yükseltiyorlar. Dolayısıyla halk çok tedirgin. Asgari ücret arttı ama bu, yine de geçinebilecek bir maaş olmayacak. Kira verdikten sonra insan neyle geçinecek? Yeni artışlarla her şey düzelir gibi olacak ama hayat pahalılığı yine artacak.”
İsmail Seslikaya
“Eskiden her yere, eğlencelere giderdik; maaşımız yeterdi, çok huzurlu bir yaşantımız vardı. Şimdilerde insanlar eskisi gibi tatile gidebiliyor mu? Restoranlarda yemek yiyebiliyor mu? Bunlara bakmak lazım. Eskiden 200 TL ile yemek yiyip bir şeyler içebiliyor, üstüne bir de para artırabiliyorduk. Şimdilerde bir bardak kahve bu fiyata satılıyor. En büyük paramız, en küçük para oldu. Bir çocuklu aile dışarıda bir yemek yese, en ucuz ödeyeceği para 2 bin 500 TL’yi bulur. Haftada bir böyle bir plan yapsa ki gücü yetmez, bu artışlı rakamlar da yetersiz kalır.”
Halil Ayçoban
“Şu an Girne’de 650-700 sterlinden aşağı ev yok. Aldığımız parayla kirayı mı ödeyelim, çoluk çocuğun karnını mı doyuralım, yoksa buna yaşam deniyorsa kendimize mi bakalım? Yabancı ülke vatandaşları doldu diye kira fiyatları da had safhalara çıktı. Bir de yeni bir söylem var: 6-8 aylık peşin ödeyene kira 700-800 sterlin olacakmış. Alınan maaş zaten 35 bin TL’yi geçmiyor. İnsanlar nasıl kendini çekip çevirecek? Markette biberin, domatesin, patatesin kilosunu 130-180 TL arası fiyatlarda gördüğüm oldu. Yaşam artık çok pahalı. Ben artık nasıl çıkıp gidebilirim, bunun hesabını yapmaya başladım. Her şey çok pahalı. İnşaat üzerinde çalışıyordum ama işten çıkarıldık. 7-8 aydır çalışmıyorum. Ancak böyle tadilat ya da hamallık işi bulunca yapıyorum.”
Yılmaz Gündoğdu
“Asgari ücretin değişmesi, süregelen kısır bir döngüden ibaret. Belki rakamların yükselmesi psikolojik olarak olumlu bir etki yaratabilir ama günün sonunda ülkenin gerçeğini göz önünde bulundurmak lazım. Asgari ücret 80 bin TL de olsa fiyatlar ucuzlamayacak ki. Asgari ücrete paralel olarak onların da fiyatı artıyor. Bir de ülkede şöyle bir alışkanlık oluştu: Asgari ücret zamlanmadan hemen önce, piyasa bu artışı da satın alarak gereken zamları önceden yapıyor. Dolayısıyla, asgari ücretin artmış olması reelde bir şeyi değiştirmiyor. Rakam değişiyor ama günün sonunda her şeye zam gelmiş oluyor. Asgari ücretin artmış olması, evet, şu an asgari ücretliyi mutlu ediyor ama markete gidince sepette doldurulan tüketim ürünlerinde, artış yerine azalma oluyor. Bizi idare edenler, ülkeyi yönetenler umarım bu gerçekliğe bir çözüm üretir.”